Japon Nissan’ın yatırım için tek şartı!

2010 yılında Paris’te yaptığı açıklamada, Nissan’ın Türkiye’deki pazar payından memnun olmadığını belirten Renault-Nissan İttifakı’nın CEO’su Carlos
Ghosn, Renault’nun başarısını örnek göstererek, Türkiye’de Nissan’ın büyümesi için üretim yapmasının kaçınılmaz olduğunu söylemişti. Bir yıl sonra Türkiye’de Renault’un ardından Nissan’la yatırım yapma fikrinden vazgeçmediklerini yineleyen Ghosn, “Ben Türkiye’de Nissan yatırımı istiyorum ama yatırımı proje aşamasına geçirmek biraz zaman alabilir” açıklamasını yapmıştı. Carlos Ghosn’in bu açıklamasının ardından Türkiye’de Renault’un ortağı olan Oyak Grubu çalışmalara başlamış, Oyak Otomotiv ve Çimento Grubu Başkanı Celal Çağlar ise “Arsa liman hazır, gelin ortaklaşa Nissan fabrikası da kuralım” çağrısı yapmıştı. Oyak Grubu, her ortamda bu çağrısını yinelemişti.

TÜRKİYE HAKLARINI ALDI
Türkiye’yi uzun süredir radarına alan Nissan, bu gelişmelerin ardından geçtiğimiz yıl Türkiye’deki faaliyetlerini doğrudan kendisi yürütme kararı aldı. 1993’ten bu yana markanın Türkiye distribütörü olan Sumitomo Corporation’daki yüzde 99’luk hisselerini satın alan Nissan, Türkiye’ye verdiği önemi de göstermiş oldu. Zaten Nissan’ın Ortadoğu Bölgesi Genel Müdürü Samir Cherfan, “Hisse devri anlaşması Nissan Motor’un dünyanın en büyük 20 otomotiv pazarı arasında yer alan Türkiye’de büyüme stratejine ilişkin çok önemli bir kilometre taşı. Bugün Nissan Motor’un Türkiye’deki işleri açısından yeni bir dönemin başlangıcı. Yaptığımız bu yatırım, pazardaki iddialı büyüme kararlılığımızın göstergesi” açıklamasını yaptı. Bu açıklamadan kısa bir süre sonra ise Nissan Türkiye’nin Genel Müdürlük görevine 6 yılı Fransa’da olmak üzere 22 yıl Renault’da çalışan Sinan Özkök’ün atandığı duyuruldu. Şimdi bu gelişmelerin hepsini üst üste koyduğumuzda, Nissan’ın Türkiye’de büyümek istediği, bunun içinde yatırım yapmasının kaçınılmaz olduğu çok net ortaya çıkıyor.
4 YILDA 2 KAT BÜYÜME
Peki bu konuda Sinan Özkök ne düşünüyor? Özkök, Nissan’ın 2015 yılında pazarın çok üstünde büyüyerek 26 bin adetlik satışı aşıp rekor kırdığını hatırlatarak, “Biz geçtiğimiz yıla kadar elimizdeki ürün gamıyla (5 model) pazarın sadece yüzde 15’ine hitap ediyorduk. Ama buna rağmen her yıl pazarın üzerinde büyüme gerçekleştirdik. Bu yıl önce yeni Navara’yı satışa sunduk ardından temmuz ayında ise orta sınıftaki yeni hatchback modelimiz Pulsar’ı pazara sunarak yıl sonunda 30 bin adetlik satışı aşmayı planladık. Bu modellerle toplam pazarın yüzde 25’ine hitap ediyor olacağız. 2017 yılında 35 bin, 2018 yılında ise 40 bin adetlik satış hedefliyoruz ki bu kadar az modelle bence çok önemli bir başarı. 2014’te toplam satışımızın 19 bin olduğu düşünülürse 4 yılda 2 kattan fazla büyüyeceğiz” dedi. Nissan’ın Türkiye’de üretim yapması hakkında ise şu an birşey söylemek için erken olduğunu kaydeden Özkök, “İç pazarda ne kadar büyürsek, üretim şansı o kadar artar. Benim önceliğim iç pazarı büyütmek. Bu olursa, yatırımın gelmesi kaçınılmaz” yorumunu yaptı. Nissan’ın Türkiye’de daha da büyümesi için sedan sıfınında bir araca da ihtiyacı olacağını kaydeden Özkök bunun da eğer Türkiye’de üretilmesi halinde satış rakamlarının hayal edemeyecekleri seviyeye gelebileceğini belirtti.

Japonlar ona Fransız kalmadı
FRANSIZ Renault’un global ortağı olan Japon Nissan’ın Türkiye’de Genel Müdürlüğüne 7 ay önce atanan Sinan Özkök, sektörün başarılı isimlerinden biri. Saint Benoit Lisesi’nin ardından İTÜ İşletme Mühendisliği mezunu olan Sinan Özkök, iş hayatına 1993 yılında OYAK Renault’da başladı. 2001 yılında Renault’nun Fransa’daki Merkezi’ne atanan, önce Stratejik Planlama ardından da Ticari Direktörlük görevlerinde bulunduktan sonra 2007’den Türkiye’ye dönen Özkök, 7 ay önceye kadar Renault Mais’te Renault ve Dacia markalarının Satış ve Şebeke Direktörlüğü görevini sürdürüyordu.

Renault’un global ortağı olan Japon Nissan, geçtiğimiz yıl Türkiye’deki distribütörlük faaliyetlerini yürüten Sumitomo Corporation’ın hisselerini devraldıktan sonra Özkök için yeni bir dönem başladı. 22 yıllık Renault tecrübesinin ardından kendi isteğiyle Nissan’ın Genel Müdürü olduğunu aktaran Sinan Özkök, “Bu görevi hem Japonlar hem Fransızlar çok istiyordu. Ama benim 6 yılı Fransa’da olmak üzere 22 yıllık Renault tecrübem öne çıkmamı sağladı. Özellikle Fransızlar oylarını benden yana kullandılar. O dönem Renault’dan bir çok ülkenin başına geçmem için teklifler gelmişti ama benim hep tercihim Türkiye oldu. Ben Türkiye’de kalıp başarılı olmak, ülkem için katma değer yaratmak istiyorum. Yarın öbürgün daha üst bir pozisyon teklif edilirse yine önceliğim Türkiye olur” diye konuşuyor.

Pulsar, temmuzda Türkiye’ye geliyor
SİNAN Özkök, yılda 4 bin adetlik satış hedefledikleri yeni Navara’nın ardından temmuz ayında kompakt hatchback sınıfında markanın bayrağını dalgalandıracak Pulsar’ı satışa sunacaklarını belirterek, “Bu yıl 2 bin adetlik bir satış hedefliyoruz. Tam yılda 4 bin adetlik satışa ulaşabiliriz. Biz Pulsar’la filo kiralamada da yer alacağımıza inanıyorum” dedi. Opel Astra, Volkswagen Golf ve Ford Focus gibi rakiplerin karşısına çıkacak Pulsar, Xtronic otomatik şanzımana sahip.

Tasarımında, Qashqai, Note, X-Trail gibi yeni nesil Nissan modellerinden izler taşıyan Pulsar özellikle ön tasarımıyla şık gözüküyor. Oldukça kaslı gözüken ve arkaya doğru hatlarını belirginleştiren Pulsar, kaslı kaputuyla tasarım detaylarına ilgi duyanları kendine çekecek gibi. LED farlar tasarım kadar enerji tasarrufu konusunda da yüzde 50’lik payla dikkat çekiyor. Güvenlik konusunda, Nissan Güvenlik Kalkanı, acil fren desteği, hareketli nesne sensörü, şerit takip asistanı ve kör nokta uyarıcılarıyla geniş bir donanım sunacak olan Pulsar, güvenlik ekipmanlarıyla da rakipleriyle baş edecek gibi. Japon markanın İspanya-Barselona’da üretilen ve kompakt hatchback sınıfında yer alan Pulsar, İngiltere’de giriş donanım seviyesi olan 115 HP’lik 1.2 litre DIG-T motor ve manuel şanzıman kombinasyonuyla 15 bin 995 pound fiyattan satışa sunuldu. Türkiye’de de fiyatının 60 bin TL civarında olması bekleniyor.